16 Eylül 2015 Çarşamba

Andy Weir - Marslı



Merhaba!

Bugün sizlere bu yaz okuduğum en güzel kitabı tanıtacağım: "Marslı". İlk defa bir kitabı anlatırken heyecanlanıyorum sanırım ama elimde değil muhteşem bir romandı :)  Hemen  konuya geçiyorum.

6 kişilik bir ekip NASA görevini gerçekleştirmek için Mars'a doğru yola çıkarlar, her şey sorunsuz bir şekilde ilerlemektedir. Ta ki Mars'ta şiddetli bir fırtına çıkana kadar. Fırtına görevi tehlikeye atacak şiddete gelince mürettebat Mars'ı terk etmeye karar verir. Tam o sırada fırtına esnasında kopan bir anten Mark Watney'e denk gelir. Özellikle komutan Lewis, Mark'ı bulma konusunda çabalar fakat Mark'ın monitöründen gelen bilgiler onun öldüğü yönündedir. Mürettebatın kalanını da tehlikeye atmamak için Marstan ayrılmak zorunda kalırlar. Lakin arkalarında bıraktıkları biri vardır: Mark Watney! Bir süre yaşamsal verileri kaybedilmiş olsa da Mark hayatta ve Marsta yapayalnızdır. Bir sonraki Mars projesinin gerçekleşmesine 4 yıl vardır ve Mark bu 4 yıl boyunca Marsta yaşamaya mahkumdur, tabi hayatta kalabilirse.

Kitabı okurken sık sık keşke herkesin hayatında bir Mark Watney olsa diye düşündüm. Zira karakterimiz aşırı zeki olmasının yanında bir hayli eğlenceli bir karaktere de sahip :) Bu yüzden kitabı okurken oldukça eğlendim. Kitabın geneline baktığımızda biraz fizik, kimya konularında bilgi birikimi isteyen bir kitap olduğunu görüyoruz. Benim bu konuda bir temelim olmadığından bazı teknik kısımları anlamakta bir hayli zorlandım. Yazar her ne kadar açıklayıcı bir anlatım kullanıp basit bir şekilde aktarmaya çalışsa da kimi yerlerde tıkandım diyebilirim fakat bu, kitabın akışından bi şey eksiltmedi :) 

İnsan konuyu okuyunca, bir insan tek başına Marsta yıllarca nasıl hayatta kalabilir ki diye düşünmüyor değil.  Her şeyden önce karakterimiz Mark bir botanist ve mühendis. Marsta bulunduğu süreçte bu onun fazlasıyla işine yarıyor. Hatta size şöyle söyleyeyim adam Marsta patates yetiştiriyor! :) Ayrıca yaşamının devamlılığı için  gerekecek bir çok şey mevcut: HAB adını verdikleri bir yaşama alanı, oksijen, su arıtıcısı, yiyecek besinleri vs. Karakterimiz de bir çok faktörü birleştirerek kitap boyunca hayatta kalmak için çabalıyor.

Okurken çok keyif aldığım enfes bir bilimkurgu romanıydı :) Ekim ayında vizyona girecek filmini merakla bekliyorum. Sanırım sinemaya ilk gidenlerden biri olacağım. Özellikle bilimkurgu sevenlere şiddetle tavsiye edebileceğim bir kitap :) Kitabı okurken sık sık keşke herkesin hayatında bir Mark Watney olsa diye düşündüm. Zira karakterimiz aşırı zeki olmasının yanında bir hayli eğlenceli bir karaktere de sahip :) Bu yüzden kitabı okurken oldukça eğlendim. Kitabın geneline baktığımızda biraz fizik, kimya konularında bilgi birikimi isteyen bir kitap olduğunu görüyoruz. Benim bu konuda bir temelim olmadığından bazı teknik kısımları anlamakta bir hayli zorlandım. Yazar her ne kadar açıklayıcı bir anlatım kullanıp basit bir şekilde aktarmaya çalışsa da kimi yerlerde tıkandım diyebilirim fakat bu, kitabın akışından bi şey eksiltmedi :) 

İnsan konuyu okuyunca, bir insan tek başına Marsta yıllarca nasıl hayatta kalabilir ki diye düşünmüyor değil.  Her şeyden önce karakterimiz Mark bir botanist ve mühendis. Marsta bulunduğu süreçte bu onun fazlasıyla işine yarıyor. Hatta size şöyle söyleyeyim adam Marsta patates yetiştiriyor! :) Ayrıca yaşamının devamlılığı için  gerekecek bir çok şey mevcut: HAB adını verdikleri bir yaşama alanı, oksijen, su arıtıcısı, yiyecek besinleri vs. Karakterimiz de bir çok faktörü birleştirerek kitap boyunca hayatta kalmak için çabalıyor.

Okurken çok keyif aldığım enfes bir bilimkurgu romanıydı :) Ekim ayında vizyona girecek filmini merakla bekliyorum. Sanırım sinemaya ilk gidenlerden biri olacağım. Özellikle bilimkurgu sevenlere şiddetle tavsiye edebileceğim bir kitap :)

Keyifli okumalar.




Hiç yorum yok :

Yorum Gönder