Wulf Dorn - Psikiyatrist

Polisiye/ psikolojik gerilim türü kitapların hayranı olan bir insan olarak Wulf Dorn'un adını çok duyduğum "psikiyatrist" romanını nihayet alıp okuma fırsatı buldum. Açıkçası alıp okumakta bu kadar geç kaldığım için üzüldüm. Çünkü kitabı kelimenin tam anlamıyla "tek solukta" okudum. 

Kitabın arka kapağına göz atacak olursak:

"Kimseye inanma

Kendine bile güvenme

Gerçeği arama

Gerçek seni bulacak

O GELDİĞİNDE, BENİ KORUYACAĞINA SÖZ VER!

Şiddet mağduru bir kadın hasta, psikiyatrist Ellen Rothun kâbusu haline gelir: Kara Adam tarafından izlendiğini iddia eden hasta, gizemli biçimde, iz bırakmadan ortadan kaybolur. Şimdi kendi hayatını da hastasınınkini de tehlikeye atan korkunç bir oyunun ortasındaki Dr Ellen Roth için hiç kimseye güvenemediği umutsuz bir savaş başlamıştır. Şeytani bir yapbozun parçalarını bir araya getirmeye çalışmaktan başka çaresi kalmayan genç psikiyatrist, korku, şiddet ve paranoyadan oluşan bu labirentte çıkış yolunu bulabilecek midir?"

Psikiyatristimiz Ellen, erkek arkadaşı Chris'in tatile gitmesiyle onun bölümündeki hastaların sorumluluğunu üstleniyor ve bu sırada oldukça gizemli bir hastayla tanışıyor. Bu gizemli hasta söyledikleriyle Ellen'ın aklını karıştırıyor. Ellen bir gün gelip hastasını bulamayınca da kendini gerilim ve gizem yüklü bir oyunun içinde buluyor. 

Kitabın sonuna kadar kafamdan en az 3 senaryo uydurdum ve kitap sonunda hepsi bir güzel elimde patladı, oldukça şaşırdım :) Psikiyatrist sizi olay örgüsünün içine sürükleyip üzerinde düşünmenize fırsat verecek bir kitap. Polisiye severler kaçırmasın derim:) 

Keyifli okumalar

Neval El Seddavi - Sıfır Noktasındaki Kadın

Tesadüfen denk geldiğim, adından ve arka kapağından etkilenip aldığım bu kitabı bugün bitirdim. Kitap kısa ama etkileyici. Firdevs'in yaşadığı olaylar yeterince çarpıcı olduğu için anlatım olabildiğince yalın tutulmuş. Bu da kitabı kısa sürede ve zorlanmadan okumanıza olanak sağlıyor.

 Arka kapağı şu şekilde:

Sıfır Noktası Neresidir? Dünyanın herhangi bir köşesinde herhangi bir insan sıfır noktasında kıskıvrak bekliyor. Umutsuz, çaresiz, ölümle yaşam arasındaki sınırda. Neval El Seddavi, ölüm hücresinde Mısırlı fahişe Firdevs'le konuşuyor. Firdevs'in anlattığı yaşam öyküsünü aktarıyor bize. Bu dünyada kadın olmanın, "fahişe" olmanın ne anlama gelebileceğini okuyoruz bu yaşam öyküsünde.Sıfır noktası neresidir?

 Firdevs, küçüklüğünden beri varoluşunu sorgulayan, içindeki gücü ortaya çıkarmaya çalışan, bir yandan da kadınlık benliğini arayan biri. Yaşadıkları ise oldukça etkileyici. Küçükken yaşadığı tacizlerle başlıyor aslında her şey. Ortaokul diplomasını aldığında hayatını yoluna koyabileceğini düşünüyorken hayatı umduğundan başka bir seyirde ilerlemeye başlıyor. İşte bu noktadan itibaren Firdevs'in özgürlük mücadelesine tanıklık ediyoruz.

 "Sıfır Noktasındaki Kadın" bir kadının iç benliğini, erkek egemen hayat zincirlerinden kurtulmaya çalışmasını, kendi içsel arayışlarını sergileyen bir kitap. Okurken ister istemez sorguluyor ve düşünüyorsunuz. Kitap sizi etkisi altına alıyor. Bu da aslında kısa bir yaşam kesintisinin bile üzerinde düşünülecek ne kadar çok şey barındırdığını anlatıyor. Firdevs'in hikayesini okumanızı tavsiye ediyorum.

    Hepinize kitap dolu günler...

Stephen King - Sadist

  Sıkı bir Stephen King hayranı olarak okumadığım nadir kitaplarından biri olan "Sadist"i nihayet okuma imkanı buldum. Bu kitabı okumayı geciktirmemin nedeni daha önce bir hata yapıp filmini izlemiş olmam. Aslında uyarlama filmleri izlemek yerine uyarlandıkları kitabı okumayı tercih ediyorum. Zihnimiz zengin bir hayal gücüne sahip. Kitap sizi sarıyorsa zihninizin içinde her şey film gibi canlanıyor zaten :)

 Gelelim konumuza... Herkes tarafından çok sevilen "misery" karakterinin yaratıcısı Paul arabası ile kaza yapar. Bu sırada yoldan geçmekte olan Annie yaralı Paul'u görür ve evine götürür. Paul günler sonra eski bir hemşire olan Annie'nin bakımı sayesinde kendine geldiğinde başının belada olduğunu fark eder. Çünkü Annie normal bir psikolojiye sahip değildir; Misery karakterine ve kitaplarına saplantı ile bağlanmış biridir. Bu yüzden yazarı kitap yazmaya zorlar. Paul için artık ölümcül bir kitap yazma serüveni başlar.

 Kitap o kadar yüksek bir tempoya sahip ki elinizden bırakamıyorsunuz. Filmini izlemiş olmama rağmen fazlasıyla heyecanlandım. Stephen King okuyucuyu avcunun içine almayı iyi biliyor kesinlikle. Ayrıca diğer kitaplarının aksine fantastik ögelere (yaratıklar, dünya dışı varlıklar gibi) yer vermediği bir roman olmuş. Salt gerilim içeriyor. Tabi bir de Annie'nin çılgınlıkları yüzünden birazcık da vahşet :)

 En sevdiğim Stephen King kitapları sıralamasında 2.sırayı alan bir kitap oldu. Gerilim dozu yüksek kitapları okumayı seviyorsanız eğer tavsiye edebileceğim bir kitap. Pişman olmayacaksınız.

Hepinize kitap dolu günler... :)